Marmara Denizi'nde yaşanan müsilaj krizi, Tekirdağlı balıkçıların av sezonunu erken kapatmasına neden oldu. Bölgedeki balıkçılar, sezonun başından itibaren müsilajın etkilerini yoğun bir şekilde hissettiklerini ve bu durumun avlanma faaliyetlerini ciddi anlamda kısıtladığını belirtiyor. Süleymanpaşa Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı İbrahim Pehlivanoğlu, Marmara'daki müsilaj nedeniyle balıkçıların umduklarını bulamadığını ifade etti. Bu durum, sadece ekonomik kayıplara yol açmakla kalmadı, aynı zamanda balıkçıların geleceğe dair endişelerini de artırdı.
Karadeniz'in Bereketi ve Marmara'nın Sorunları
Marmara Denizi'ndeki müsilaj sorununa karşın, Karadeniz bu yıl balıkçılar için adeta bir nefes oldu. İbrahim Pehlivanoğlu, "Bu sene eylül ayından itibaren Marmara Denizi'nde balıkçılık yapan arkadaşlarımız müsilaj nedeniyle çok fazla faaliyet yapamadılar. Ama Allah'a şükürler olsun bu sene Karadeniz çok bereketli geçti. Burada bulunan balıkçı arkadaşlarımızın çoğunluğu av sezonunu Karadeniz'de geçirdiler. Karadeniz bu sene bol miktarda palamutla geçti" diye konuştu. Karadeniz'in bu bereketi, balıkçılar için önemli bir kurtarıcı oldu ve onların ekonomik kayıplarını bir nebze de olsa telafi etmelerine yardımcı oldu.
Balıkçıların Geleceğe Dair Umutları ve Endişeleri
Marmara Denizi'nde yaşanan bu çevresel sorunun çözümü için umutlar, havaların ısınması ve denizdeki koşulların iyileşmesiyle birlikte müsilajın azalacağı yönünde. Pehlivanoğlu, "Allah nasip ederse, havaların da ısınmasıyla beraber müsilajın Marmara Denizi'ni terk etmesini ümit ediyoruz. Nasip olursa eylül ayından tekrar faaliyete geçtiğimizde, bol miktarda lüferle vatandaşlarımız inşallah uygun ve taze balık yiyecekler" dedi. Balıkçılar, Marmara'nın eski sağlıklı günlerine dönmesini ve yeniden verimli bir av sezonu geçirmeyi bekliyorlar.
Müsilajın Balıkçılık Faaliyetlerine Etkisi
Marmara Denizi'nde müsilajın yoğunlaşması, balıkçıların işlerini oldukça zorlaştırdı. Gırgır adı verilen ve 12 metreden büyük olan balıkçı teknelerinin faaliyetlerini durdurmaları gerekti. Pehlivanoğlu, "12 metrenin altında olan balıkçı teknelerimiz avlanmaya devam edecekler. Onlar da karides, kalkan, palamut tutamayacaklar. Denizde lüfer, tekir, istavrit, hamsi gibi balıklarını tutmaya devam edecekler" dedi. Bu durum, deniz ekosistemini ve balık popülasyonunu etkilediği kadar, balıkçıların geçim kaynaklarını da ciddi şekilde etkiliyor.
Balıkçıların Ekipman Kayıpları ve Ekonomik Zorluklar
Balıkçılar için en büyük sorunlardan biri de ekipman kayıpları oldu. Teknesini barınağa çekip, ağlarının bakımını yapan Ömer Kurşun, "Oksijen yok denizde. Ağ atıyorsun denize, ağlar sülük gibi oluyor, makaralar basmıyor. Bir arkadaşımız 2 gün önce 70 paket ağ attı, kaykay, su ağları sürükledi kayboldu ağlar. Balıkçının 250 bin liralık ağları gitti. Bu kaykaydan kaynaklanıyor" dedi. Müsilajın deniz yüzeyinde yarattığı kaygan tabaka, ağların kaybolmasına ve ekipmanların hasar görmesine neden oldu.
Geçmişten Günümüze Müsilaj Sorunu
Müsilaj, Marmara Denizi için yeni bir sorun değil. Geçmiş yıllarda da benzer olaylar yaşandı, ancak son yıllarda müsilajın yoğunluğu ve yayılımı artış gösterdi. Bunun nedenleri arasında deniz suyu sıcaklıklarının artması, kirlilik seviyelerinin yükselmesi ve aşırı besin maddesi yükü gibi faktörler yer alıyor. Bilim insanları, bu tür olayların deniz ekosistemini olumsuz etkilediğini ve uzun vadede daha ciddi çevresel sorunlara yol açabileceğini belirtiyor.
Çözüm Arayışları ve Geleceğe Dair Beklentiler
Müsilaj sorununun çözümü için hem yerel hem de ulusal düzeyde çeşitli çalışmalar yapılıyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, ilgili kurumlarla işbirliği içinde müsilaj temizleme operasyonları yürütüyor. Ayrıca, deniz kirliliğini azaltacak önlemler alınması ve sürdürülebilir balıkçılık uygulamalarının teşvik edilmesi planlanıyor. Balıkçılar ve yerel halk, bu çabaların sonuç vermesini ve Marmara Denizi'nin eski sağlıklı haline dönmesini umut ediyor.
Toplumsal ve Ekonomik Etkiler
Müsilaj krizi, sadece çevresel bir sorun olmanın ötesinde, toplumsal ve ekonomik boyutları da olan bir mesele. Bölgedeki balıkçılar, geçim kaynaklarının tehlikede olduğunu hissediyorlar. Ayrıca, Marmara Denizi'ne kıyısı olan şehirlerde yaşayan halk, bu durumdan olumsuz etkileniyor. Turizm sektöründe de endişeler var, çünkü deniz kirliliği turistlerin bölgeye olan ilgisini azaltabilir. Ekonomik kayıpların telafi edilmesi ve bölgedeki yaşam kalitesinin artırılması için sürdürülebilir ve uzun vadeli çözümler bulunması gerekiyor.
Comments (0)
No comments yet. Be the first to comment!